13 Mayıs 2011 Cuma

COĞRAFİ MİNERALLER

                                     MİNERALLER
Kayaçları oluşturan,ekonomik ve sağlık açısından önemli maddelerdir.
MİNERALLERİN ÖZELLİKLERİMineraller karakteristik özellikleri olan ve bileşimleri belirli bir kimyasal formül ile açıklanabilen maddelerdir. Minerallerin çoğu birden fazla elementten meydana gelir. Ancak Altın, gümüş, elmas ve kömür gibi bazı mineraller tek bir elementten oluşmaktadır. Mineraller belirgin özelliklerine göre açıklanır ve sınıflandırılırlar. Bunların başında kimyasal bileşim gelir. Bununla birlikte, bileşimi sabit olan mineral azdır. Çoğunluğunun bileşimi belirli sınırlar içerisinde değişir. Fakat buna rağmen, yinede belirgin bir formülle ifade edilebilirler
1. Kristal şekli:
Mineraller genellikle kristal şeklinde bulunurlar. Bu durumda, mineralin bileşiminde bulunan atomlar belirli bir düzene göre sıralanmışlardır. Opal gibi bazı mineraller ise belirli bir şekle sahip değildirler. Bu tür mineraller amorf mineraller olarak isimlendirilirler.
Kristal şekilleri, eksen sistemleri veya kristal sistemlerine göre 6 grupta toplanmışlardır. Ayrıca her grupta, kristallerin simetri durumlarına göre çeşitli alt gruplar bulunur. Bunlara kristal sınıfı denir. 32 adet ana kristal sınıfı vardır.1.1. İzometrik sistem (kübik sistem): Kristal basit şekliyle küpten müteşekkildir. 3 eksen de birbirine eşit ve diktir. Örnek: Pirit, galen, kayatuzu, grenat, manyetit, fluorit kristalleri.
1.2. Tetragonal sistem: Kristal, basit şekliyle tabanı kare olan bir dik prizma şeklindedir. Bayağı eksenler birbirine eşit, baş eksen farklı uzunluktadır. Hepsi birbirine diktir. Örnek : Zirkon, rutil, kalkopirit kristalleri.
1.3. Heksagonal sistem: Kristal, basit şekliyle tabanı altıgen olan bir dik prizma şeklindedir. Bayağı eksenler 3 tane olup birbirine eşittir ve 60° lik açılarla kesişir. Baş eksen bunlara dik ve farklı uzunluktadır. Örnek: Kuvars, kalsit, dolomit, hematit kristalleri.
1.4. Ortorombik sistem: Kristal, basit şekliyle tabanı dikdörtgen olan bir dik prizma şeklindedir. Üç eksen birbirine dik fakat farklı uzunluktadır. Örnek: Topaz, olivin, aragonit, anhidrit, götit, antimonit, barit kristalleri.
1.5. Monoklinal sistem: Üç eksen de farklı uzunluktadır. Bunlardan ikisi birbirine diktir. Üçüncüsü, bunların biriyle dik, diğeriyle dik olmayan açılarla kesişir. Örnek: Amfibol, piroksen, mika, kil, ortoklaz, jips, volframit kristalleri.
1.6. Triklinal sistem: Üç eksen de farklı uzunluktadır ve birbirleriyle dik olmayan açılarla kesişir. Örnek: Plajyoklaz kristali.
 2.Sertlik
Her mineral aynı sertlikte değildir.çok sert olanlar bulunduğu gibi(elmas)yumuşak olanları(talk,grafit)da vardır.Minerallerin sertliği sclerometre denilen alet vasıtasıyla tayin edilir.Prafikte mineraller sertlik derecelerine göre 10’a ayrılmışlardır.1822 yılında  alman mineral bilimcisi mohs tarafından yapılan bu ayırım mohs skalası olarak bilinir.Burada sertlik derecesi 1’den 10’a doğru artar.Sertliği 1 olan mineraller en yumuşak,10 olan mineraller ise,en sert olan minerallerdir.Bu durumda tablodaki her mineral kendinden önce gelenlerden daha serttir ve onları çizer.
MOHS SKALASI
Sertlik derecesi                   mineralin cinsi
1                                        talk
2                                         jips
3                                         kalsit
4                                         flüorit
5                                         apatit
6                                         ortoklaz
7                                         kuvars
8                                         topaz
9                                         korendon
10                                       elmas
3. Dilinim:
Bazı mineraller bileşimlerinde bulunan moleküllerin oluşturduğu yapıya göre belirli yüzeyler boyunca ve belirli yönlerde dilinirler. Bu özellik minerallerin tanınmasına yardımcı olur.
. Kırık yüzeyi:Minerallerin kırık yüzeyleri konkoidal (kuvars'ta), pürüzlü (arsenopirit'de), topraksı (kil'de) ve lifli (asbest'te) gibi çeşitli şekiller gösterirler.
5. Renk:
Minerallerin tanınmasında yardımcı olan bir diğer özelliktir. Fakat karışık maddelerin sebep olduğu renk değişiklikleri nedeniyle bu yolla mineral tanımada çok dikkatli olmak gerekir. Değişik renklerde olabilen minerallere allokromatik mineraller adı verilir. Örneğin kuvars kristali genellikle renksiz olduğu halde katışık maddeler yüzünden mor (ametist), sarı (sitrin), pembe ve beyaz renkli de olabilir. Buna karşılık daima kendi renginde bulunan minerallere idyokromatik mineraller denir.
6. Çizgi rengi:

Bazı minerallerin çizgi renkleri yüzey renklerinden farklıdır. Çizgi rengi minerallerin toz halindeki renklerine tekabül eder. Bu durum onların tanınmasına yarar. Örneğin bazı hematit mineralleri parlak siyah renkte oldukları halde çizgi renkleri kızıl kahverengidir. Bunun gibi kalkopirit minerali altın şansı renginde olduğu halde çizgi rengi yeşilimsi siyahtır.
7. Parıltı:
Mineraller, yüzeylerine düşen ışığın tutulması, yansıması ve kırılmasına bağlı olarak değişik parıltıda olurlar. Parlak, donuk, madeni, inci gibi, ipek gibi, yağlı başlıca parıltı çeşitleridir.
8. Özgül ağırlık:Minerallerin özgül ağırlıkları da değişiktir ve tanınmada yardımcı olur. Aşağıda bazı minerallerin ortalama özgül ağırlıkları verilmiştir.

COĞRAFİ MİNERALLER

KRİSTAL SİSTEMLERİ
Kristal yapı, malzeme biliminde makroskopik olarak kristalli minerallerin yüzeyleri arasında, mikroskobik olarak ise çoğu katının atomları arasında görülen tekrarlı düzen. Mineraloji ve kristalografide kristaller, yüzey düzlemlerinin birbirlerine göre yerleşimi esas alınarak sınıflandırılırlar. Benzer bir örüntü (İng. pattern) kristal yapılı katıların atomları ya da iyonları arasında da görülmekte ve yoğun madde fiziğinde yerleşik bir model olarak kullanılmaktadır.
Bir kristalin yüzey düzlem geometrisi kendi karakteristiğidir. Bu özelliğine göre kristalografideki 32 farklı nokta grubundan (İng. point group) birine dahil olur. Nokta grupları ise kristal sistemi adı verilen 7 başlık altında toplanır. Kristal sistemleri tekrarlı en basit geometrisinin gösterdiği simetrikliğe göre birbirlerinden ayrılırlar. Eğer örüntü kübik ise kenar uzunlukları ve birleşim açıları eşit olacağı için yapı tamamen simetriktir. Bunun tam tersi durumda -hiçbir simetriye sahip değilse- kristal sistemi triklinik olarak adlandırılır.
Katılardaki atom yerleşimi de genellikle (örneğin cam bu sınıflandırmanın dışındadır) benzer bir örüntüyü içerir. Bu nedenle atomların dizilişleri bir kristal kafesi (İng. space lattice) olarak modellenebilir. Auguste Bravais'in ortaya koyduğu bu modelde atomlar merkezleri ile çakışan noktalar uzayında dizilidir. Bu örüntünün üç boyutta da tekrarlayan en temel elemanı birim hücre (İng. unit cell) olarak adlandırılır.

Mikroskobik kristal yapı


Kalsiyum sülfürün (CaS) kristal yapısı
Kristalli katılarda atomların birbirlerine göre konumları tekrarlı bir düzen içerir. Atom merkezleriinin koordinatları uzayda işaretlendiğinde tekrarlayan nokta kümelerinden oluşan bir kefes yapısı elde edilir. Bu yapı kristal kafesi olarak adlandırılır. Nokta kafeslerin (İng. point lattice) tekrarlabilir olması, onları tanımlayabilecek olan birim hücre - ya da birim kafes - olarak adlandırılan basit geometrilere indirgenmelerine olanak sağlar. Yapının tekrarlayan en temel elemanı birim hücredir. Bir yapı için birden farklı geometriye sahip birim hücre bulunabilir. Bu hücreler arasından en fazla simetriye sahip olanı birim hücre olarak adlandırılır. Birim hücreler azami simetriye ve uzun mesafeli diziliş düzenine sahip olamlıdır.
Atomlar birim hücrede kafes noktalarında (İng. lattice point) bulunurlar, kafes noktalarının birbirlerine göre yerleşim geometrisi kafes parametreleri ile tanımlanır ve yapının karakteristiğidir. Bravais, doğadaki 7 kristal sistemine ait toplam 14 farklı tipte nokta kafesi (Bravais kafesi) bulunduğunu ortaya koymuştur.

Kristal sistemi (7 Adet)
(En az simetrikten en çok simetriğe)
Bravais kafesi (14 Adet)
1. Triklinik
Triklinik
2. MonoklinikBasitBasit, taban merkezli
Monoklinik, basit
Monoklinik, taban merkezli
3. OrtorombikBasitTaban merkezliHacim merkezliYüzey merkezli
Ortorombik, basit
Ortorombik, taban merkezli
Ortorombik, hacim merkezli
Ortorombik, yüzey merkezli
4. Rombohedral
Rombohedral
5. TetragonalBasitHacim merkezli
Tetragonal, basit
Tetragonal, hacim merkezli
6. Hegzagonal
Hexagonal lattice.svg
7. KübikBasit kübik (BK)hacim merkezli (HMK)yüzey merkezli (YMK)
Kübik, basit
Kübik, hacim merkezli
Kübik, yüzey merkezli

COĞRAFİ MİNERALLER

BORAKS
Özellikleri: Sodyum borat beyaz olup, toz ve kristal halinde bulunabilir. Yoğunluğu 1,73 gr/cm3tür. Sodyum borat suda ve gliserinde çözünür. Fakat alkolde çözünmez. Boraks 75°C'de erimeye başlar. Eridikçe kristal suyunu kaybeder. 200°C'de kaynar. Sodyum, borat, kızıl derecede, boraks camı olarak adlandırılan camımsı kütle şeklinde erir. Birçok metalik bileşikler çözünmüş metalik iyonlara mahsus bir renkte boraks incisi vererek erimiş materyalde çözünebilir. Renklenmiş boraks incisinin meydana gelmesi bakır, nikel, demir ve krom gibi gerçek metal iyonlarının mevcudiyetini anlamak için analitik tahlilde kullanılır.

Bulunuşu: Sodyum borat, bazı yabancı madde ile birlikte sodyum borat bulunduran tabii boraksta bulunur. Sodyum borat, kolomanit (CaB3O4(OH)3.H2O), kernit (Na2B4O7.4H2O), uleksit (Na2B4O7 Ca2B6O11.16 H2O) gibi çok sayıdaki diğer borat minerallerinden de elde edilir.

Elde edilişi: Sodyum borat, tuzlu göl sularının buharlaştırılıp kristallendirilmesinden elde edilir. Boraks, laboratuvarda borik asit ile susuz sodyum karbonatı reaksiyona sokarak elde edilir.

Kullanılışı: Sodyum boratın çoğu, dayanıklı ve kırılmaz borsilikat camının imalatında kullanılır. Boraks aynı zamanda porselen minelemekte, boyalarda, kola ve tutkallarda, deterjanlarda kullanılır. Boraks suyun sertliğini gidermek için çamaşır ağartmasında, kaynakta eritici ve pas önleyici olarak kullanılır. Bunlardan başka boraks tekstil boyacılığında, matbaacılıkta, donmayı geciktirmek için antifiriz olarak ve bitki öldürme ilacı olarak kullanılır.Az miktarda bor bazı bitki tiplerinin büyümesi için önemlidir.Topraktaki verimsizliği gidermek için toprağa boraks ilave edilir. Borakstan laboratuvarda analitik belirteç olarak da faydalanılabilir.
DOLOMİT


Dolomit:Bileşimi CaMg(CO3)2 olan ve bir çift karbon bileşiği olan dolomitin, kalsitten ayrı özellikte bir mineral olduğu ilk kez Fransız Jeolog Dolomiev Sylusion tarafından belirlenmiştir. Dolomit, kireçtaşlarından CaOin yerini kısmen veya tamamen MgOin alması ile oluşmaktadır. Bu yüzden bileşimi açısından kireçtaşları ile ilişkisi olup, yanalda ve düşeyde daima kireçtaşları ile geçişlidir. Bünyedeki kalsit ve dolomit oranlarına göre bazı araştırmacılar tarafından şu şekilde sınıflandırılmaktadır;
• % 10dan az kalsit, % 90dan fazla dolomit; Dolomit
• % 10-50 kalsit, % 50-90 dolomit; Kalkerli dolomit
• % 50-90 kalsit, % 10-50 dolomit; Dolomitik kireçtaşı
• % 90-95 kalsit, % 5-10 dolomit; Mglu kireçtaşı
• % 95den fazla kalsit, % 5den az dolomit; Kireçtaşı

Ticari olarak dolomite çeşitli ısı değerlerinde işlemler uygulanabilir. Kalsinasyon işlemi uygulanmamış dolomite "ham dolomit", 1100 oC de ısıl işleme tutulmuş dolomite "kalsine dolomit", 1850-1950 oC  arasında ısıl işleme tabi tutulmuş dolomite ise "sinter dolomit" denir

COĞRAFİ MİNERALLER

OLİVİN


Olivin madenciliği diğer minerallerle karşılaştırıldığında oldukça yeni sayılır. Olivin madeni son 20-25 yıldan beri Avrupa ve dünyanın gelişmiş ülkelerinin demir çelik, döküm sektöründe gerek kimyasal gerek fiziksel özellikleri bakımında oldukça önemli bir mineral durumuna gelmiştir.
    Olivin gerek dünyadaki gelişmiş ülkelerin sağlık ve çevre konusundaki, iş ve çevre sağlığı yönünden risk altına girmesini önlemek amacıyla düzenledikleri yasalar ile serbest silis içeren mineral ve hammaddelerin kullanımını yasaklama yoluna gitmeleri gerekse olivinin alternatifi olan madenlerden daha ekonomik olması nedeniyle olivin tüketimi hızla artmaya başlamıştır. (Ülkemizde de 2009 yılında serbest silis içeren mineral ve hammaddelerin kullanılması sağlık bakanlığı tarafından yasaklanmıştır.) Olivin madeni bünyesinde serbest silis ihtiva etmez.
    Olivin genel bir terim olarak Fosterit (Mg2SiO4) ve Fayalit (Fe2SiO4)' in katı çözelti karışımlarını içeren orta silikat grubunu anlatmakla beraber % 85 fosterit içeren mineralleri tanımlamak için kullanılır.
    Olivin genellikle yeşil ve koyu yeşil renkte olup, oldukça sert bir mineraldir. Sertliği 6.5-7 (Mohs Sertlik ölçeği), yoğunluğu ise Fe oranına göre 3.22 gr/cm3 - 4.40 g/cm3 arasındadır. Olivinler özellikle Magnezyumlu olivinler, çoğunlukla ultrabazik kayaçlar içerisinde bulunurlar. Olivinler ultra bazik magmada ilk kristalleşen minerallerdir. Ultrabazik kayaçlar içersinde en fazla olivin dünitler içerisinde bulunur. Dünit içerisnde olivin miktarı %95-99 arasındadır. Dünitler genel olarak kütleler halinde buşlunur.
    Genel olarak sanayide kullanılan olivinlerde MgO miktarının % 46 nın üzerinde Toplam Fe oksitlerin miktarınında % 7-8 den fazla olmaması istenmektedir. Ayrıca SiO2 miktarının % 38-42 arasında, diğer metal oksitlerin toplamının %3 den az ve kızdırma kaybının da % 2 yi geçmemesi istenmektedir
TURMALİN

Turmalin taşı, çeşitli renklere ve karışık renkli biçimlere sahip bir taştır Doğada nerdeyse her renkte bulunabilme özelliğine sahiptir. Bu sebeple turmalin taşlı.takıların hiçbiri diğerine benzemez.Eski bir Mısır inanışına göre turmalin; derinliklerden yeryüzüne çıkarken bir gökkuşağından geçmiştir ve bu nedenle gökkuşağının renkleri bu taşa hapsolmuştur.Turmalin taşının “gökkuşağı taşı” olarak da adlandırılmasının sebebi de bu inanıştır.

Turmalinin çeşitleri de vardır. Kırmızı olan rubellite (rubelit), mavi indicolite, zengin yeşil chromolite, parlak sarı kanarya, yeşil ve zengin mavi olan ise paraibadır. Birden çok renge sahip olana “kedi gözü”, ışıkta yeşilden kırmızıya dönene ise “renk değiştiren” denir. Diğer bütün turmalinlerin önüne tek renk ismi konulur yani “pembe turmalin” gibi. Değerli taşlar arasında yarı değerli taşlar sınıfında olsa da maddi değer olarak birçok renkli taştan daha pahalıdır.
Turmalin taşının faydalarından söz etmek gerekirse turmalin; hormon sistemini dengeler ve uyku verir. Zihni ve bedeni kuvvetlendirdiğine, duyarlılık ve hassaslık sağladığına ve anlayışı arttırdığına inanılmaktadır.Konsantrasyon ve sezgisel güçleri arttırmaktadır. Pozitif ve negatif kutuplara sahip bir taştır.
Mistisizmde turmalin, uyum ve dengenin simgesi olarak kullanılır. İnanışa göre turmalin, manevi huzur ve kişinin kendisiyle olan barışını sağlar ve sinir sistemini düzenlemektedir. Birçok mistik özellik de bu taşla özdeşleştirilmiştir. Pembe turmalinin kadının dengesini büyülediğine, yeşil turmalinin ise erkeğin dengesini büyülediğine inanılır.Başka bir inanışa göre; turmalin taşının herhangi bir rengini kullanana nazar değmez, tehlikeden uzak olur ve bahtı açık olur.

Turmalin özellikle evliliğin 8 ve 38. yılı için en uygun hediye olacaktır. Ekim ayının doğum taşı olan turmalin; boğa, aslan, terazi ve oğlak burcunu temsil etmektedir.
 KAOLİN


Kaolin Kozmetikte emici özellikleri nedeniyle kullanılan kile benzer doğal bir mineral (alüminyum silikat).
TALK

Kimyasal Bileşimi, Mg3Si4O10(OH)2
Kristal Sistemi, Monoklinik
Kristal Biçimi, Kristalleri çoğunlukla ince levhamsı; masif, ince taneli kompakt
Sertlik, 1
Özgül Ağırlık, 2.58 - 2.83
Dilinim, { 001} mükemmel
Renk veŞeffaflık, Beyaz, gri, donuk yeşil, gümüş beyazı; Yarı şeffaf
Çizgi Rengi, Beyaz
Parlaklık, İnci pırıltılı
Ayırıcı Özellikleri, Yumuşaklığı, sabunsu olması, rengi
Bulunuşu, Olivin, piroksen ve amfibol gurubu minerallerin alterasyonu ile ikincil olarak meydana gelir. Magnezyumlu kayaların düşük-orta mertebeli metamorfizmasıyla birincil olarak oluşur ve genellikle tremolitle beraber bulunur
.

COĞRAFİ MİNERALLER

MİKA


Mika, bir grup mineralin adıdır. Formülü FeO(OH) olan bir demir hidroksittir. Sanayide kullanılan en önemli mika türleri muskovit (potash mika) ve flogopittir (magnezyumlu mika). Mika, erimiş magmanın katılaşmasıyla oluşan korkayaçların hemen hep­sinde bulunur. Mikayı öbür minerallerden ayıran en önemli özelliği, yalnızca tek bir doğrultuda yarılmasıdır. Mika, bazen 0,025 milimetreden daha ince levhalar ya da yap­raklar halinde dilimlenebilir. Bu yapraklar oldukça dayanıklı ve esnektir, kolayca kırılmaz; ama aynı zamanda tırnakla çizilecek kadar yumuşaktır. Mikalar, saydam ile siyah arasında değişen çok çeşitli renklerde, örne­ğin kırmızı, sarı, yeşil ve kahverengi olabilir. Bu renk dizisinin uç örnekleri, saydam ve berrak muskovit ile bol miktarda demir içerdiği için siyaha çalan flogopittir.
Sanayide daha az kullanılan öbür mika türleri biyotit, serisit ve lepidomelandır. Bun­lar, yaprak halinde kolayca dilimlenemediğinden, öğütülüp toz haline getirilerek kullanılır. Lepidolit ve zinvaldit (lityumlu mikalar) ile roskolit (vanadyumlu mika), sanayide öbür mika türlerinden daha farklı amaçlarla kulla­nılır.
Dünyada her yıl yaklaşık 170 bin tondan çok mika üretilir; bunun üçte ikisinden fazlası ABD ve Hindistan'da çıkarılır. Öbür önemli üretici ülkeler Rusya, Güney Afrika, Brezilya ve Arjantin'dir. Mika bazı yerlerde büyük bloklar halinde çıkarılır; blok ne kadar bü­yükse değeri de o kadar fazladır. Bloklar çıkarıldıktan sonra niteliklerine göre ayrılır ve keskin bıçaklarla istenilen büyüklüklerde di­limlenir.
Mikalar yüksek sıcaklıklarda çatlamaz ya da erimez; bu nedenle soba ve lamba cam­ları ile sanayi fırınlarının gözetleme delikle­ri mikadan yapılır. Ama mikalar en çok, elektrik donanımlarındaki yalıtkanların yapı­mında kullanılır, çünkü mika elektriği iletmez. Boyalarda ve duvar kâğıdı üretiminde de dolgu maddesi olarak mikadan yararlanılır
.
HALİT


Renksiz, beyaz, sarı, turuncu, kırmızımsı, mor, mavi; şeffaf-yarışeffafdır.Halit, evaporit ortamlarda yaygın olarak oluşan bir mineraldir. Tuzlu suların evaporasyonu ile oluşan evaporit yataklarında bulunur. Güncel olarak playa ortamlarında oluşabilir. Silvin, jips ve anhidrit gibi minerallerle birlikte bulunur.
KLORİT
Renk ve Şeffaflık, Yeşil; sarı, kahverengi.Parlaklık, CamsıdırTipik yeşil rengi, dilinimi, elastik olmayan yapraklanmasıdır.Bulunuşu, Klorit, magmatik kayalarda, piroksen, amfibol ve mika minerallerinin alterasyonu ile olusur. Metamorfik kayalarda yaygın olarak bulunan ve yesil-şist fasiyesini karakterize eden bir mineraldir
FELDİSPAT


Feldspat cam, seramik, kaynak elektrotları ve boya sanayisinde kullanılan önemli bir endüstriyel ham maddedir. İçeriğindeki elemente göre kendi içinde potasyumlu sodyumlu ve kalsiyumlu olmak üzere üç gruba ayrılan feldspatlar fiziksel yapıları bakımından benzerlik gösterirler. Çoğunlukla triklinaldirler.
Sertlikleri 6'dır ve özgül ağırlıkları 2,5 - 2,6 civarındadır.
Özellikle sodyum ve potasyumlu feldspatlar olmak üzere, dünya feldspat üretiminin % 60'ı
cam, % 35'i seramik sanayiinde, % 5'i kauçukplastik ve boya sanayilerinde dolgu malzemesi olarak kullanılır. Doğada karışım kristaller halinde bulunmaları, doğadaki yaygınlıklarına karşın, az sayıda oluşumun cam ve seramik sanayiine uygun oluşuna yol açmıştır. Türkiye 130 milyon tonluk rezervle dünya toplam rezervleri içinde % 10 luk paya sahiptir.

COĞRAFİ MİNERALLER

BERİL
Yeşil renkli zümrütgillerden değerli bir taş, saflığı temsil eder. Berilyum aliminyum siklosilikat olan Beril'in kimyasal formülü Be3Al2(SiO3)6 şeklindedir. Heksagonal Beril kristalleri çok küçük kristallerden metrelerce büyük kristallere kadar değişik boyutlarda olabilir. Camsı parlaklıkta, sertliği 7.5-8, yoğunluğu 2.66-2.92'dir. Konkoidal veya düzensiz kırıklar gösterir.
Yedi renkte ışık saçan zümrüt taşı. Ayrıca yahudilerin göğüslüğünü süsleyen on ikinci taş. Beril gösterdiği renklere göre çeşitli isimler alır. Saydam, saf, deniz mavisi renginde olanına akuamarin. Pembe renkteki berile morganit, altın sarısı renginde olan berile helioder denir. Sezyum içeren pembe türüne vorobijit. Koyu yeşil renkli olana smorag. Yeşil kırmızı yanar döner özelliği gösteren türüne krizoberil. Kırmızı renkli türüne aleksandrit. Zümrüt olarak bildiğimiz yeşil renk, krom içeriğinden ileri gelir. Berilin kullanım alanı ise uçak sanayinde, beril tuzları florasan lambalarda X ışını tüplerinde ve süstaşı olarak kullanılır. Yurdumuzda İşercekaya Mevkii Söğütçük Köyü (Simav-Kütahya) ve Kozluca Köyü (Gördes-Manisa) yörelerinde pegmatitler içinde berile rastlanmıştır
APOFİLLİT
Sabır taşı da denir.Rahatlama sağlar.Solunum sistemi üzerine çok faydalıdır.Astım nöbetlerinde kullanılır.Alerjinin nötr edilmesi,cildin ve mukozanın canlandırılması gibi etkileri vardır.Gözlerin gençleşmesi ve canlanması üzerine ciddi etkisi vardır
JİPS


Kireçli topraklarda dahi kalsiyum elementinin bitkilerce kalsiyumun karbonat olarak bağlı tutulamsı nedeniyle alınmasında zorluklar olduğu bilinmektedir. Ayrıca topraklarımızda çok uzun zamandır gübre kullanımıyla biriken veya verilmekte olan fosfor, potasyum, demir ve çinko gibi  elementler yüksek pH değerlerinde bitkilerce alımları zor olmaktadır. Bu nedenle kalsiyum sülfat bileşimine sahip olan jips hem topraklarda pH dengesini sağlamakta hem de bitkilerin iskelet yapılarında çok önemli olan kalsiyumu sağlamaktadır
KALSİT


Kalsit, kimyasal formülü CaCO3 olan kristalleşmiş kalsiyum karbonat. Saydam, beyaz, sarı, rustik yeşil ve mavimsi renkte olabilir. Sertliği 3, özgül ağırlığı 2.71'dir. Soğuk ve seyreltik hidroklorik asitte (tuz ruhu) şiddetli bir köpürme ile ayrışır. Çakı ile çizilir. CO2'li sularda çözünerek Ca(HCO3)2 yapar.
Nadiren
erüptif kayalardan özellikle pegmatitlerde ilksel olarak bulunur. Genellikle sekonder bir mineraldir. Doğada bolca bulunur.Genellikle karbonatlı sedimanter kayaların (ör:kireçtaşları) ve mermerlerin ana bileşenidir. Çeşitli şekillerde işlenerek boya, kâğıt, plastik sektöründe dolgu malzemesi olarak kullanılır. Plastik sektöründe kullanılan kalsitler ise; kaplı ve kapsız olmak üzere 2 çeşittir.

CaCO3 + ısı → CaO (sönmemiş kireç) + CO2
CaO + H2O → Ca(OH)2 (sönmüş kireç)
Kalsitin metafiziksel ve psikolojik etkileri olduğu bilinmektedir.
Türkiye'de niğde vilayetinde çıkarılan Kalsit madeni oldukça parlak olmasından dolayı ticari değeri yüksektir.
Ayrıca kalsit kullanım alanları için 
şu bağlantıyı takip edebilirsiniz

COĞRAFİ MİNERALLER

KUVARS
Kuvars kristalize silika (SiO2) minerali. Oldukça geniş bir şekilde yayılmış olup, sadece damarlar veya ayrılmış kütleler hâlinde değil, aynı zamanda volkanik kayaların yapısında bulunur. Kum ve kum taşlarının büyük bir kısmını meydana getirir. Renksiz, cam gibi duru ve saydamdır.

Kristalleri bir takım karışımlarla renklenir ve özel adlar alır. Renkli kuvars türleri, süs taşları olarak mücevher yapımı işlerinde, cam durusu
kaya kristali ise bâzı optik âletlerde ve elektronikte de devre elemanı olarak kullanılır. Bu eleman özellikle elektronik osilatörlerde rezonans elemanı olarak kullanılır (Bkz. Rezonans). Çok kararlı bir osilasyon (salınım) yapar. Özellikle saatlerde, vericilerde ve hassas elektronik devrelerde çok geniş çapta kullanılır. Âdi kuvars, bileme, cilalama ile cam ve porselen yapımında kullanılır. Eritilmiş kuvars, termik (ısıl) genleşme katsayısının küçük olması sebebiyle, ısıya dayanıklı cam olarak, kimya ve elektrikte kullanılan âletlerde; son derece ince tel hâlinde çekilen kuvars ise, aynalı galvanometre gibi hassas âletlerde kullanılır. Keza kuvarstan, zımpara taşı ve kum tozu olarak taş, ahşap ve deri işlemelerinde istifâde edilir. Toz olarak sabuna katılınca bir yıkama malzemesi olur.
Hemen hemen bütün kuvars türlerinin sertlik derecesi yaklaşık 7’dir. Yâni pencere camını çizebilecek sertliktedir. Yoğunlukları da 2,6 g/cm3tür. Kuvars romboedrik sistemde kristallenir. Umumiyetle her duvarında altı kenarlı bir priramit bulunan, altı kenarlı bir prizma şeklindedir.
OBSİDYEN
Renginden dolayı kimileri ona Kara Kadife de derler. Obsidyen’in en tutulan cinsi üzerinde beyaz lekeler olan kar taneli Obsidyendir. Bu tür aynı zamanda saflık taşı olarak da bilinir. karın ve bağırsakları etkileyerek iyileştirir, zihin ve duyguyu birleştirir. Mas kulen enerji verir, negatif unsurları yok eder. Kaygıyı azaltır, bilinçaltındaki blokajları temizler. akıl ve sevgi ile bağlarımızdan kopmamayı simgeler. İkizler ve yay burçlarının taşıdır.
APATİT 


Apatit taşının faydaları ve özellikleri; çeşitli renklerde olup, kahverengi, beyaz, sarı, yeşil, gri yeşil, mavimsi ve kırmızımsı renklerdedir. Apatit taşının çıkarıldığı ülkeler; Rusya, Tunus, Portekiz, Almanya, Brezilya, Mısır, İsrail, Maceristan ve Amerika'da çıkarılmaktadır. Çok azda olsa takı olarakta kullanılmaktadır.
  Özellikle erkekler tarafından tesbih olarak kullanılır. Bayanlarda nadir olarak kolye veya bileklik olarak kullanırlar. Apetit taşı şifalı etkilere sahip bir taş olarak bilinir. Kişiler üzerinde fiziksel ve psikolojik olumlu etkileri vardır. Öncelikle takan kişiye özgüven duygusunu verir ve arttırır. Kasların kuvvetlenmesine, yüksek tansiyonun düşmesine ve düzenlenmesine faydalı etkileri vardır.

ALMANDİN


Grubu: Granat
Kimyasal Formülü: Fe3Al2(SiO4)3
Kristal Sistemi: Kübik
Renk Çeşitleri: Kırmızımsı turuncudan kırmızıya, hafif morumsu kırmızıdan
kırmızımsı mora. Ton tipik olarak koyudur.
Rengin Sebebi: Demir
Saydamlık: Saydam ve çok koyu örneklerde buzlu cam görüntüsü olabilir.
Sertlik: 6,5 - 7
Optik Görünüm Farklılıkları: Nadiren yıldız efekti, genellikle 4 ışınlı, 6 ışınlı olabilir.
Dayanıklılık: Orta - iyi
Sağlamlık: Ani ısı değişikliği çatlamaya neden olabilir. Işığa karşı dayanıklıdır. Asitlere karşı nerdeyse tepkisizdir,
yoğun hidroflorik aside çok hafif tepki gösterir.
ÇEŞİTLERİ
Yıldız Almandin - Yıldız efekti ile genellikle çok koyu kırmızı veya mor taşlar için kullanılır.
BAKIM
Ultrasonik yıkama güvenilir. Buharla temizleme yapılmamalıdır. Ilık sabunlu su güvenilirdir.
KESİM ŞEKİLLERİ
Fasetli, kabaşon, dizi ve oyma
ÇIKARILDIĞI ÜLKELER
Hindistan Seylan, Madagaskar, Brezilya, Kenya, Pakistan, Tanzanya, Amerika.